26 Haziran 2014 Perşembe

KARAYAKUP(YALNIZKEŞİŞ)

YALNIZKEŞİŞ(KARAYAKUP)

Bundan yıllar yıllar önce Divriği ellerinde yaşayan karayakupun ziyaretgahı olan o hristiyan kilisesine yaptığı hürmetsizliği ayağının diyetiyle ödeyen tıfto o günden sonra daha içli daha duygulu daha mistik bir adam oluverdi,tıpkı Bedrettin gibi kitaplarını suya attı tıfto o sultanın bendesi oldu,hiçbir şeye inanmadığı kadar inandı yalnızkeşişe ,yalnız keşiş bağnaz akılların asla ama asla anlayamayacağı bir karmaydı, zaza Alevilerin hristiyan kilisesine bu kadar hürmeti gösterdiğini Katolik bir hristiyan görse kelimeyi şahadet getirip bismişah Allah Allah diye nida edip o saat Müslüman oluverirdi,yalnız keşişe giden yol dik ve çilelidir o sultanın dergahına yüz sürmek için ona giden müritler yolda epey yorulurlar terini akıtır gücünü tüketir ama yüksünmezlerdi,özellikle analar çıplak ayakla yürürlerdi yolları tıfto o piri rüyasında gördükten sonra anladı anaların niçin çıplak ayakla yürüdüklerini,karayakupun askere giden köylü gençlerin koruyucusu olduğuna inanırdı analar,en değerli varlıklarını koruyan o güzel pirin huzuruna giderken ona giden yolun toprağını incitmemek için incinirdi analar çıplak ayakla yürürdü o yolu o sultan ki evladımı saklamış beklemiş sağ salim bana getirmiş nasıl çiğnerim diyorlardı o güzelim toprağı,ayaklarına batan taşların acısı yüreklerinde evlatlarının sağ salim gelişinin sevinciyle erir ayrı bir güzellik katardı yürüyüşlerine ,ziyaret yerine varılınca kilise varmazdan az evvel karayakupun oturduğuna inanılan bir ev yıkıntısı vardı işte kadınlar oraya varınca ellerini o yıkıntının taşlarına sürer yüzlerini mesh eder ağrıyan bellerini o yıkıntının duvarına yaslayıp avatar yapardı kadınlar ,doğanın iyileştirici gücü o duvardan bütün hücrelere geçer dert keder bırakmazdı ,evin yıkıntıları arasından alınan küçük taşlar teberrük adıyla evlere götürülür kötü güçlere karşı adeta bir jammer gibi konuşlandırılırdı,işte bu yıkık virane neredeyse mistik güçlerin,yeryüzüne fışkırdığı bir volkanın ağzı gibi gelirdi tıftoya ,köylüler bu yıkık viraneyi hürmeten üç kez onarmaya kalktılar üç kezde üstü yıkılan bu viranenin duvarlarınıda köylüler yalnız keşiş istemiyor diyerek yıkıp eski haline getirmekten başka yol bulamadı,söylenti yel gibidir yayılır engelleyemezsin Midas sırrını o kuyuya bağıralı beri hiçbir sır söylenti gizlenemezdi kadim olan öyle istemişti,karayakupun evini onaran köylülere sitem edercesine evinin üstünü üç kez kaldırıp attığı dilden dile yayılır yörede ali tıfto aydınlanmadan önce olan bu hadiseyi pehhh pehhh söylentiye bak ölü bir adam gömüldüğü yerden çıkıp onarılan evin damını yıkıyor öylemi sıyırmış bunlar diyerek bir taraftanda kıs kıs gülerek dalga geçmekten geri durmamıştı,oysa o kutlu rüyayı gördükten sonra ilahi pirim derdi kendi kendine sende benim gibi sırt üstü uzanıp yıldızları seyretmeyi seviyorsun ondan yıkıyorsun damı, duvarlara dokunmayışın ondan diye geçiriyordu içinden,ve ne zaman sırt üstü uzanıp yıldızlara bakacak olsa karayakupu yanında duyumsuyordu hep, ‘’ne diye tavanı yıkayım a tıfto diyordu ben sevgilimin gözlerine bakıncada görüyorum yıldızları ,tavana, duvara, ağaca ,taşa, kuşa neye bakarsam bakayım görüyorum yıldızları ama o tavana bakınca tavanı görüyor yalnız onun için yıkıyorum tavanı diyordu hayalindeki pir, o zaman ali tıfto iliklerine kadar titriyordu o kutsal adamın hep yalnız keşiş olarak anıldığı için kimseyi sevmemiş olduğuna inandığı için tanrının ve pirin onu affetmeyeceğine kanaat getiriyor umutsuzluk uçurumunun eşiğine gidip gidip geliyordu,sonra içini huzur kaplıyordu tavana bakıp yıldızları gören bir gönül tıftonun kalbinide görüyordur ve onun pire hiçbir kötü rütbeyi yakıştırmayacağını pirin kendisinden başka kim bilebilirdiki ,sonraları ali tıfto kanaat getirdiki yalnız keşiş yalnız yaşadığı için değil tavana bakıp yıldızları gören tek adam olduğu için yalnızdı,ondan sonra tıfto tabiatta bulunan her varlığa istisnasız bir biçimde bir nazarla bakmaya onların ötesinde olanı görmeye çalıştı ama nafile hala tavana bakınca tavanı görüyordu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder