26 Haziran 2014 Perşembe

TAŞRA FİLOZOFUNU DEĞERLENDİRMESİYLE ALEVİLİĞİN ETKİLENDİĞİ TEMEL KAYNAKLAR

günaydınn bugün size aleviliğin beslendiği ve etkilendiği temel kaynaklardan bahis edeceğiz,aleviliğin beslendiği üç temel kaynaktan söz edilebilir bunlardan birincisi peygamber,hz ali ,ehlibeyt ve kuran temel olmak üzere islamiyetin etkileri,ikincisi anadolu alevilerinin orta asyadan getirdikleri ve halen yaşattıkları şamanizm gelenekleri,diğeri ise yavuz sultan selim döneminde uğranılan katliam ve soykırım döneminde içinde gizlenmek zorunda kaldıkları hristiyan topluluklardan aldıkları hristiyanlık etkileri,islamiyet temelleri açısından alevilikte bazen örtüşen bazende zıtlaşan bir bir temel unsur olarak aleviliği şekillendiren ana öğedir,hz muhammedin hz ali ve ehli beytin yaşam biçimleri ve tarzları aleviliği derinden etkileyip şekillendirmiştir,özellikle ,hz alinin yaşadığı mazbut hayat tarzı aleviliğin alçakgönüllü olmayı herşeye yeğ tutmasını ''kendinden daha hakir kimse görme'' düsturunu şekillendirir,hz alinin zulme karşı verdiği savaş sürekli ezilen yok edilen haksızlığa uğrayan alevi topluluğunun sürekli zalime karşı mazlumun yanında saf tutmasının en temel nedeni olmuştur,aleviler işte her tür zorbalığı ve haksızlığı hoş görmemeyi hz alinin ve ailesinin uğradığı haksızlıklara karşı gösterdikleri tutumlardan süzerek öğrenmişlerdir,alevilerde şamanizm etkilerinden en belirgin olanı totemci türk topluluklarının,görkemli doğa olaylarına bir anlam yüklemesi ,yıldırım sel rüzgar yağmur v.s (benim yaşadığım yörede bahar ayında ilk kez gök gürlediğinde ellerinin işaret parmaklarını öpüp alınlarına vurarak ya allah ya muhammet ya ali yer gök uyandı bahar erişti dediklerini çoğu kez görmüşümdür) ,kırsal alanın ortasında yükselip büyünen görkemli bir ağacı, etrafında ona benzer bir oluşum yokken yalnız başına orda duran bir kayayı,kutsal addedip buraları ziyaret yeri, adak yeri olarak adlandırmaları işte orta asyada sürdürdükleri bu totemciliğe dayandırılabilir,şamanizmden alınan nazar,göz değmesi ve her tür uğursuz sayılan olaylara karşı üzerrik denen bir tür ot yakarak,veyahut bu otun tohumlarından yaptıkları küçük süs eşyalarını evlerinde bulundurarak bunların bu uğursuzlukları defetmelerine inanmaları(ki bu üzerrik denen otun şaman ayinlerinde yakılarak kötü ruhları uzaklaştıdıklarına inanıldığına bazı kaynaklarda söz edilir)orta asyadan getirilen şaman geleneklerinin etkileridir,şamanın özel bir soydan geldiğine üstün güçleri olduğuna inanılması onların yapılan ayinleri yönledirmesi gibi alevi dedelerinin hz ali soyundan geldikleri keramet denen özel güçlere sahip oldukları ve cem ayinlerini yönettikleri göz önüne alınırsa şamanizmin bu noktadada aleviliği etkilediği söylenebilir,bebekler için kullanılan mavi renklerinde şamanizm etkilerinden biri olduğu düşünülür orta asyada yaşayan şaman türkler,yeni doğan bebeğin ruhunu kötü güçler ele geçirmesin diye bebeğin yanına gök tanrıyı göğü anımsatan mavi renkli objeler bırakırdı ,anadoluda hala süren bu geleneği aleviler biraz değiştirmekle birlikte yeni doğan bebeklerin yastıklarının altına,en kutsal olarak görülen ekmek parçası genellikle bir velinin türbesinden alınan bir parça beze sarılarak konur ve kırk gün oradan alınmaz,ayrıca şamanların kötü ruhları kovmakta özel güç ve yöntemlerini kullanması,alevilikte cin tutulması yada huy tutması olarak bilinen hastaları mistik bir takım güçleri olduğuna inanılan türbe ve dergahlara götürerek çare aramasıda işte bu şamanizm etkilenmelerindendir daha çok ve çeşitli etkileride vardır yöresel küçük nüanslarla bu etkileri bütün alevi topluluklarında görmek mümkündür,kafanızı şişirmemek adına hristiyanlık etkilerini öğleden sonra yazayım hoşçakalınşimdi öğleden önceki bahis konusunu uzun tutmayalım diye anadolu aleviliğinin hristiyanlıktan nasıl etkilendiğini bu bahisimize bırakmıştık, anadolu alevileri yavuz sultan selim döneminde,uğradıkları soykırım ve asimilasyondan o kadar etkilendilerki o dönemde yok olmamak için ya dağ koyaklarına ya irana ya azerbaycana yada bölgelerinde bulunan hristiyan cemaatlarına sığınmak zorunda kaldılar,o sebepledirki anadoluda yolu sarp toprağı kurak ve dağlık tepe yamaçlarına sarp kayalık bölgelere kurulu köyler hep alevi köyleridir bilmem dikkat ettinizmi,bu dönemde aleviler hristiyanlıktanda izler taşımaya başladılar,bu izlerin yada benzerliğin en keskin olanı allah,muhammed,ali üçlemesinin baba oğul ve kutsal ruh üçlemesine benzemesidir ,bu benzeşimlerden biride 12 imam ve isanın oniki havarisinin birbirine olan benzerlikli yapısıdır,özellikle isadan sonra dini belli temeller üzerine oturtup yayan petrosla,kerbela olayından sonra dağılıp kaybolmaya yüz tutmuş alevi erkanını bir araya getirmiş olan caferi sadık benzerlerdir,mesih beklentisi her iki toplum içinde neredeyse aynıdır,hristiyanların beklediği mesih isanın ta kendisiyken,aleviler mağarada sır olduğuna inandıkları son imam muhammed mehdiyi beklemektedirler,bu bekleyiş miti soykırıma uğrayan ezilen ve asimüle edilen toplumların tamamında adaletin tecellisi ve kendilerine yapılan zulmün bedelinin ödenmesinin teminatı olarak görülmüş olmakla birlikte,zaman içinde güçlenip çoğalmalarına,karşın öç alma duygusundan uzak durmalarınada vesile olmuştur,zira sivas maraş vs katliamlarından sonra alevi toplumu bir öç alma karşılık verme eyleminden uzak kalmışlarsa bu onların bu yönünün gücünden kaynaklanmıştır,hristiyanlarda günah çıkarma olarak bilinen tören alevi cemlerinde dara çekilmek olarak görünür meydana gelen talip tüm topluluk önünde günahlarını itiraf eder,hristiyanlarda papaz ve günahkar insan arasında geçen bu günah çıkarma ayininin alevilerde tüm topluluk önünde yapılması ,insanları günahtan uzak tutmak açısından daha caydırıcı olmuştur zira tüm toplumun önünde itirafta bulunmak herkes için ağır bir yük olacaktır.bu yükü taşımak istemeyen talip bir otokontrol mekanizmasını kurup güçlendirmek kendini kendini günahtan uzak tutmak zorunda hissedecektir,birde alevilerde müsahip denen yol kardeşliğinin bir benzeri olan vaftiz babalığı vaftiz anneliği denen kurumda benzer bir yapı teşkil eder alevilerde müsahipler bir birinin çocuklarından sorumludur vaftiz babalığı yada vaftiz anneliğide buna benzer bir yapı oluşturur,benden bu kadar bunlar benim naçizane tesbitlerimdir kesin bir ispat ve delile dayanmazlar eleştiriye açıktırlar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder